Napolyon Bonapart sözleri

Ünlü Fransız imparatoru ve devlet adamı Napolyon Bonapart'ın özlü sözlerine bu sayfamızda yer veriyoruz.

Napolyon Bonapart sözleri

Başlamak gerekir, sonrasına bakarız.

Bir gün bir arkadaşı "Seni büyüdükten sonra savaşa çağırırlarsa sen bu boyla atına binene kadar savaş sona erer." Napolyon arkadaşlarına bakar ve şöyle der "Merak etmeyin, ben büyüdüğümde beni savaşa çağırdıkları zaman ben ata binmeyeceğim, ben atıma oturduğumda savaş başlayacak."

Büyük kişilikle komik kişilik arasında bir adım yol var.

Dert ve sıkıntılar insanın iradesini güçlendirir.

Din öyle bir güçtür ki, Hazreti Muhammed (sav) onun aracılığıyla dünyaya yeni bir yön verdi.

Savaşarak ölmek kahramanların, intihar etmek korkakların ayrıcalığıdır.

Akıl insanın düştüğü durumdan çok olmalı ki, insanı kurtarabilsin.

Akıl ve anlayış arasında düşündüğümüzde de büyük mesafe var. 

Akıl ve zekanın ne olduğunu çok araştırdım. Sonunda, bunun düşünceli cesaretten başka bir şey olmadığını anladım.

Akıldan düşünceye kadar olan yol, herkesin düşündüğünden daha uzundur.

Az bilgisi olup çok konuşan kimse, çok parası olmayıp, fakat çok harcayan birine benzer.

Aklın kavradığı ve inandığı her şey tavsiye edilir.

Analar bir elleriyle çocuğunu, diğer eliyle dünyayı sallarlar.

Az bilip çok konuşan, savurganlık yapan yoksula benzer.

Dünyada taklit edilemeyen tek şey cesarettir.

Düşmanınızı asla hata yaparken rahatsız etmeyin.

Eğer dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu.

En güzel savaş, insanın kendi varlığına ve bağımlı olduklarına karşı olan savaştır.

Asıl korkutucu an zafer anıdır.

Asıl kahramanlık hayatta mücadele edip zafer kazanmaktır.

Feodal sistemi top yıktı, modern yapıyı ise kalem yıkacak.

Güzel bir kadın göze, iyi bir kadın kalbe hoş gelir. Birincisi altın, ikincisi ise hazinedir.

Güç hiç bir zaman komik olmaz.

Güç ortaya çıkınca kanunlar zayıflar.

Gerçek çok güçlü olduğu için her yerde kendini kabul ettirebiliyor.

Hep barıştan yana ol, ama savaşa da hazır ol.

Her işte başarılı biri oldum çünkü bunu istiyordum. Hiç bir zaman tereddüt etmedim. Bu da beni diğer insanlardan üstün kıldı.

Herkes kendisinde olmayanlar için mücadele eder.

Herkesi dinlerim, ama sadece kendim doğru bildiğimi yaparım.

İki şey dünyaya hükmeder; biri kılıç, diğeri düşünce. Kılıç, sonunda düşünceye yenilir.

İmkansızlık beyinsizlerin sözlüğünde bulunan kelimedir.

İnsanları yücelten iki büyük meziyet vardır. Erkeğin cesur, kadının namuslu olması. Bu iki meziyyetin yanında hem erkeği, hem de kadını şereflendiren bir meziyet vardır. Yeri geldiğinde tereddütsüz şekilde canını feda edebilecek şekilde vatanına bağlı olmak. Türkler bu meziyyetlere ve fazilete sahip kahramanlardır. Bunun içindir ki, Türkler öldürülebilir, lakin mağlup edilmezler.

İnsanı ancak iki şeyle yerinden sarsmak mümkün; korku ve kişisel ilgi.

İnsanı yaralayan tek şey gerçektir.

İnsanı yücelten iki şey vardır: korku ve merak.

İnsanları yükselten iki büyük vasıf vardır; erkeğin mert, kadının namuslu olması.

Kaybettiğimiz her saat düşman için kazançtır.

Köylü belleği kumandan bilgisinden üstündür.

Kazandıklarımın her birini cesaretime ve çalışkanlığıma borçluyum.

Ordusunu beslemek istemeyen halk az geçmeden yabancıları beslemek zorunda kalır.

Başarısızlığın yüzüne güle biliyorsan cesursun.

Bana Türklerden oluşan bir ordu verin,  dünyayı fethedeyim.

Savaş hızlılığı sever.

Savaş önceden dikkate alınan hallerden oluşmuyor.

Mümkün değil sözcüğü aptalların sözlüğünden alınmıştır.

Mümkün olduğu kadar çok düşün, düşündüğünü de her zaman yap.

Siyaset kılıçtan güçlüdür.

Sizden adalet bekleyen kişinin hangi partiye mensup olduğunu asla sormayın.

Süngüyle her şey yapılabilir, bir tek üstüne oturulmaz.

Düşünce, hayal dünyayı yönetiyor.

Türkleri imha edebilirsin ama mağlup edemezsin!

Başarı ünlü insanları yaratıyor.

Başarılarım gençliğimdeki hayallerimin ürünüdür.

Ümit ile ümitsizliğin arası bir adımdır.

Vaktiyle Fransız hükumetinden biri Napolyon Bonapart'ı bir savaş sırasında eleştirdi parmağını harita üzerinde gezdirerek: Önce burayı almalıydınız, sonra buradan geçerek diğer tarafı istila etmeniz gerekiyordu, gibi fikirler öne sürdüğünde, Napolyon: "Evet, onlar parmakla alınabilseydi, dediğin gibi yapardım".

Napolyon gençken içine kapanık bir insandı. Bulunduğu ortamda partiler verilir, insanlar durmadan eğlenirken Napolyon hiç katılmazdı. O pasif duruşu ve solgun yüzlü halini görenlere şöyle derdi. "Tarih örnekleriyle doludur, gün gelir soluk yüzlü, ama hırslı olan insanlar öne çıkarlar ve zengin modacıların, uslanmaz güzel fahişelerin ve onların başkanlarının yönetimini ellerine geçirirler".

Ölüm hiçbir şeydir, ama mağlup ve şerefsiz yaşamak her gün ölmektir.

Kendi ordusunu geçindirmeyen halk, başka halkı yakında geçindirmeye mecbur kalacak.

Yokuşa çıkınca durulabilir, inişte ise mümkün değildir.

Zafer iradeden ibarettir.